http://bugungazetesi.com.tr/?p=5034
Lazer, ışığın belli metodlar ile güçlendirilmesi ile elde edilir. Sanılanın aksine radyoaktif ışınlar ve radyasyon ile bir ilgisi yoktur. Günümüzde değişik amaçlarla yaygın olarak kullanılmaktadır.
Sanayide kesici ve yakıcı olarak, tıpta ve diş hekimliğinde ise cerrahi alanında yine kesici olarak kullanılmaktadır ki bu lazerler oldukça güçlü lazerlerdir. Lazerlerin dalga boylarına göre hem yumuşak dokuda hem sert dokularda etkili işlemler yapılabilmektedir.
Medikal olarak lazerlerin kullanımı 1960’lı yılların sonuna denk gelir. İlk çalışmalar yara iyileşmesi üzerine olmuştur. Bu amaçla düşük düzey lazer enerjisi kullanılmaktadır. Almış yılı aşkın bir süredir kullanılmasına ve her geçen gün kullanım alanı genişlemesine rağmen bu güne kadar herhangi bir yan etkisi saptanmamıştır.
Düşük seviyeli lazer terapisi (LLLT), eş fazlı kızıl ve yakın kızıl ötesi ışık enerjilerinin vücutta 40 mm’lik bir derinliğe ulaşması için gerekli dalgaboyları aracılığıyla iletilmesini içerir.
Bu terapiye “Düşük Seviyeli” denilmesinin nedenine gelince; bu tedavide kullanılan enerji ya da güç yoğunluğu, dokuyu kesme ve termal olarak pıhtılaştırma işlemlerinde kullanılan lazer terapinin diğer formlarından daha düşük bir yoğunlukta olmasıdır. LLLT’nin kullandığı gücün ve enerjinin yoğunluğu, ısı üretmediğinden, bu terapiye aynı zamanda “yumuşak” ya da “soğuk” terapi de denir.
Yumuşak lazer tedavisi, vücudun doğal iyileşme mekanizmasını hücresel ve sistemik bir seviyede uyarır. Sonuç olarak hücreler vücuttaki optimal fonksiyonlarını gerçekleştirebilmek için ihtiyaç duydukları enerjiyi elde ederler. Böylelikle hücreler, kendi kendilerini iyileştirirler ve spesifik problemlerin üstesinden doğal bir şekilde gelirler.
LLLT’nin Diş Hekimliğinde Kullanımı
- Diş çekimi sonrası yara iyileşmesi tedavileri,
- Alveolit tedavisi,
- Her türlü ağız cerrahisi sonucu yara iyileşmesinin hızlandırılması
- Gömülü 20 yaş veya implant cerrahisi sonrası dudakta ya da dilde oluşan parastezi (uyuşukluk) ve hiperestezi (aşırı hassasiyet)’lerin tedavileri,
- Ağız içi aft ve ülserlerin tedavisi,
- Çene ekleminin (TME) intraartiküler (eklem içi) veya çene kaslarına bağlı ağrılarının , ağız açıklığı kısıtlılıklarının ve inflamasyona bağlı hastalıklarının tedavisi,
- İmplant cerrahisi sonrasında iyileşme aşamasında, osteointegrasyonun hızlandırılması,
- Bifosfonat kullanımı sonrası oluşan kemik nekrozlarının iyileştirilmesi,
- Bruksizm (diş sıkma) sonrası hem ağrıların giderilmesi hemde sıkma sıklığının azaltılması,
- Trismus ve kontrismus gibi kas spazmlarının iyileştirilmesi,
- Trigeminal nevralji tedavisi,
- Fasiyal Paraliz
Diş Hekimliğinde lazer kullanımına henüz başlamamış hekimlerin güvenli bir şekilde uygulayabilecekleri LLLT, hastaların konforunu ve hasta memnuniyetini arttırmaktadır.
Dr. Betül Göfteci